Yazılarım
Masak şüpheli işlem bildirim rehberi
Bursa, 2.Ekim.2025 MASAK ŞÜPHELİ İŞLEM BİLDİRİMİ REHBERİ Bu yazıya başlamadan önce aklıma bir çok fıkra gelmişti. Hani, iki kardeş varmış, bunlar çok ama çok yaramazmışlar. Herkes illallah demiş ama kimse bunlarla başa çıkamıyormuş. Derken bir gün bir papaz veya imamla karşılaşmışlar, yapılan konuşmada büyük kardeş o kadar korkmuş ki, küçük kardeşini de alarak, evin en karanlık odasında konuşmaya başlamışlar ve bundan sonra hiç ama hiç yaramazlık yapmamak gerektiğine karar vermişler. Dünyamızda her gün kurallar biraz daha sıkı oluyor ve hele yapay zeka ve elektronik konusundaki gelişmeler sonucu hiç kimse yasadışı bir işlem yapamayacak gibi görünüyor. Ülkemizdeki Masak (Mali Suçları Araştırma Başkanlığı) en son olarak bir şüpheli işlem bildirim rehberi yayınlamıştır. Rehber öyle detaylı ki, hile yoluna sapanlar, bunu yaptığına hakikaten pişman olacaklardır. Tabii, şüpheli işler yapanlar, yasaya uymayanlar, gerekli bilgileri vermeyenler bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de artık yanlış işler yapamayacaklar, hele masak rehberlerini okuyan daha da dikkatli olacaklardır. Yani MASAK=YASAK 20-30 sayfa arası olan Masak Şüpheli işlem bildirimi rehberinin 1.0 no.lu ilk bildirimini burada uzun uzun anlatmayacağız. Kısaca bir takım bilgiler vereceğiz, ama artık bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de kayıt dışı veya şüpheli işlem yapanlar çok kısa zamanda yakalanacaklar ve cezalarını çekeceklerdir. Bu rehber, bir işverene bağlı olmaksızın çalışan serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavirler için şüpheli işlemlerin bildirimine ilişkin usul ve esasları düzenlemektedir. Şüpheli işlem bildirimlerinin nasıl yapılacağına dair esas ve usuller açıklanmıştır. Şüpheli işlemler elektronik ortamda gönderilecektir. Rehberde bu konu uzun uzun anlatılmıştır. Bildirimler 16.06.2025 tarihinden itibaren bu bildirim rehberinde belirtilen usul ve esaslara uyularak gönderilecektir. Elektronik ortamda gönderim mümkün olmadığı takdirde yani zorunlu hallerde şüpheli işlem bildirimleri kağıt ortamında hazırlanarak Başkanlığa iletilecektir. Bildirimler (https://onlineişlemler.masak.gov,tr) adresine yapılacaktır. Yükümlüler önce bir defaya mahsus olmak üzere kullanıcı kaydı olupturup sistemi kullanacaklardır. Şüpheli işlem bildirim formunda a. Formu düzenleyen yükümlü bilgileri b. Bildirime ilişkin bilgiler c. Şüpheli işlem ile ilgili gerçek kişi bilgileri d. Şüpheli işlem ile ilgili Tüzel / diğer kişilere ait bilgiler e. Şüpheli işlem bilgileri f. Şüphe kategorisi g. Açıklama 5. Şüpheli işlem tipleri a. Müşteri profiline ilişkin tipler b. SM SMMM YMM sektörüne özgü tipler c. Terör örgütleri ile bağlantısından şüphelenilen kişiler veya riskli ülkelerle gerçekleştirilen işlemler d. Kar amacı gütmeyen kuruluşlara ilişkin tipler e. Kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanına ilişkin tipler Şeklinde düzenlenmiş bir rehber ortaya çıkmıştır. Yazımızda belirtilen işlemlerin nasıl düzenlenip bildirileceği uzun uzun anlatılmıştır. Meslektaşların söz konusu ŞÜPHELİ İŞLEM BİLDİRİM REHBERİ’ni çok dikkatle okumaları, bu rehberi bence yanlarında taşımaları gerekir. İşin şakaya gelir tarafı yoktur. Ama ben MASAK = YASAK diyerek yazımı bitiriyorum.
Devamını OkuVergi yasalarını anlama tekniği
Bursa, 19.Eylül.2025 VERGİ YASALARINI ANLAMA TEKNİĞİ 17.Şubat.2020 tarihli bir yazımdan bir kısmını tekrar paylaşmak istiyorum. Lütfen dikkatle okuyarak vergi yasalarını anlamaya çalışın. Benim bu konudaki yazımı bir daha sizlere sunmak isterim sevgili okurlar. Ben ticaret lisesini orta okuldan başlayarak okudum, sonra üniversiteye ve işletme enstitüsüne devam ederek bitirdim. Yani taa küçüklükten beri muhasebe ve vergi ile iç içeyim. Vergiler ve vergi yasaları ile ilgili olarak ilk hatırladığım ve unutmadığım kavram vergilerin nasıl olması gerektiğidir. Vergi yasaları özellikle aşağıda belirttiğim unsurları taşımalıdır. Vergi yasaları açık olmalıdır Şeffaf olmalıdır Kolay anlaşılır olmalıdır Diğer özellikleri saymaya lüzum görmüyorum. Okumuş kendimce büyük adam olmuşum. Kendime göre iyi bir de tahsil yapmışım. Konumu da oldukça iyi biliyorum. Yıllar geçti, Yeminli Mali Müşavir de oldum. YMM.liğe başladığım 1990 lı yıllarda yeni yeni vergi kanunları çıkmaya veya düzenlemeler yapılmaya başlandı. Ben de yasaları yukarıda bir kısmını saydığım ilkeler çerçevesinde okuyor, değerlendiriyorum ve bu madde şöyle olmalı, böyle uygulanmalıdır gibi fikirler ileri sürüyorum. Çook sevdiğim emekli bir vergi dairesi müdürü vardı. Ben, yeni yasayı yorumluyorum. O da dinliyor. yok. Yeni bir yasa çıkmış ama torba yasa, karmakarışık,bir takım maddeler başka maddelerle iç içe girmiş. Neyi nerede, nasıl bulacağını şaşırıyorsun. Ben saf saf, düz mantıkla yorumlar hazırladım. Değerli dostum eski müdür, (Cevdet şu yorumlarına bakabilir miyim) Dedi. Tabii ki, diye cevap verdim. Baktı baktı baktı ve bu yorumların olmamış dedi. Kendisini çok sevip saymasam ters bir cevap vereceğim. Ama bilgi, görgü, tecrübesi hakikaten saygı uyandıran bir insan. Peki nedir yanlışlarım dedim. -Bak Cevdetçiğim, bizim vergi yasalarını okurken, bir veya iki cümle veya paragraf sonrasındaki göze çarpmayan cümleleri de göz önüne alarak inceleme ve yorum yapacaksın. Yoksa yanılırsın dedi ve bana örnekleri gösterdi. O gün, bugündür, yeni bir yasa çıktığı zaman bir kere, 5 kere , 10 kere yasayı okurum. Ondan sonra yorumlamaya çalışırım. Yahut yasa ile ilgili açıklama tebliğini beklerim. . Bizde vergi kanunları çıkarken maalesef açık, şeffaf ve anlaşılabilir olmuyor. Mükellefi nasıl ve nerede bir tuzak içine çekeceği belli olmayacak şekilde çıkıyor, açıklama tebliğleri de maalesef çok geç çıkıyor. Ne diyebiliriz ki? Mesela, binek otomobilin gider kısıtlaması ile ilgili olarak iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınır.diyebiliriz “(Şu kadar ki binek otomobillerine ilişkin giderlerin en fazla %70’i ve kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin …..Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabında ödenen özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla …………Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilir.)” Bu Kanunun; …………………………. d) 13 üncü ve 14 üncü maddeleri 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere yayımı tarihinde, ……………………………. h) Diğer hükümleri yayımı tarihinde, yürürlüğe girer. Yasa, hatırlayacağınız gibi 2019 yılında resmi gazetede yayımlandı. Bu yasadaki tutarlar, her yıl artırıldı. Bu tutarlar tam bir kavram kargaşasına veya diğer bir deyişle meslektaşlar arasında kafa karışıklığına sebep oldu. İşte, bizim yasa yapıcıların kanun yapma tekniği burada gizlidir. Bu maddeleri okurken birden fazla ve çok dikkatle okumadığınız takdirde bu maddenin ne demek istediğini atlarsınız. Sonra da benim tabirimle cezaya basarsınız. Tebliğ de zamanında çıkmadığında kesinlikle hata yaparsınız. Çıkan tebliğin de yasaya aykırı olduğunu iddia edersiniz ve dava konusu yaptığınızda da kaybedersiniz. Yasanın her iki maddesindeki altını çizdiğim ibareyi bir daha aşağıya alalım ve yorumlayalım. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınır.)” Yasaya eklenen bu ibare, yasanın sonundaki yürürlük maddesinin içinde olması gereken bir ibare. Ama kanun koyucu bu ibareyi maddenin içine koyarak yürürlük tarihini belirlemiş. Bu şu demektir(O günkü ifadeyi esas alalım.) İş bu yasanın yayımlandığı tarihte geçerli olan……. liralık tutarlar ve toplamda ………. liralık binek otomobili kayıt gider kısıtlaması ve amortisman ayırma gider kısıtlaması 07.Aralık.2019 tarihinden itibaren geçerlidir. Siz, SMMM veya uygulayıcı olarak bu maddeyi bu şekilde anlamazsanız, basit bir tuzağa yakalanmış olursunuz. Yaptığınız binek otomobili sabit kıymet kayıtları ve ayrılan amortismanlar, yanlış olur. Sonra nasıl düzeltirim diye düşünür durursunuz. TEKRAR EDELİM, ÜLKEMİZDE VERGİ KANUNU YAPMA VE YAPILAN VERGİ KANUNLARINI ANLAMA TEKNİĞİ BÖYLEDİR. İnşallah bundan sonra kanunlar hakikaten açık, şeffaf ve anlaşılabilir olarak yapılır veya tebliğler zamanında çıkar. Şu torbaları da toplayıp atmalıyız.
Devamını OkuEkonomide şikayetler
Bursa, 25.Eylül.2025 EKONOMİDE ŞİKAYETLER Bu hafta Türkiye Ekonomisi, yatırımlar, şikayetler konularını işlemeye karar vermiştim. İyi ki bu kararı vermişim diyorum. Sanayiciler, tüccarlar, ithalatçılar, ihracatçılar, sokaktaki vatandaş, herkes ama herkes devamlı şikayet ediyor. Ekonomi iyiye mi kötüye mi gidiyor, bu kadar çok sızlama karşısında kolay kolay karar veremiyorsunuz. Ama bu sabah yani 25.9.2025 günü çok büyük bir tekstil yatırımına başlandığı ile ilgili bir paylaşımla karşılaştım. Aaaa, demek ki, tekstil konusunda bir yatırım yapılıyorsa demek ki ya ekonomi o kadar kötü değil, veya bu yatırımı yapan tam bir kahraman. Piyasanın içinde olan bizler ve sanayici, tüccar ve yatırımcıların bazıları bağırıyor, yandım Allah diyor, ama bir kısmı da hiç ses çıkarmıyor, yatırıma, üretime, ihracata, yurt içi satışlara devam ediyor. İnsan ne diyeceğini şaşırıyor. Eskiden olan bazı anekdotlar aklıma geldi. Tüccarın biri özellikle buz dolabı alıyormuş ve bunları ihraç ediyormuş. Hem de nereye, kuzey ve güney kutup bölgelerine yakın yerlere veya bizzat kutup bölgelerine! Yahu demiş diğer tüccar, sanayici ve satıcılar. Ne yapıyorsun, ne oluyor? El cevap, ben kutup bölgesine buzdolabı satıyorum. Çünkü buzdolabının soğutması en fazla 0 derece, sattığım yerler ise (-10) eksi 10 derece. Tabii burada buzdolabı alanlar 0 derecede ısınmış oluyorlar diye cevap verilmiş. Geçmiş yıllarda, Türkiye dünyanın tekstil, perde, perdelik, yatak ve benzeri tekstil ham ve mamul maddelerinin en büyük satıcılarından biri idi. Bu esnada tekstil konusunda birdenbire satışlar veya ihracat azalmaya başlamıştı. O zaman bütün tekstilcilere söylenen ne olmuştu. Şiliye, Arjantine, Güney Afrikaya, Avustralyaya, yahut sibiryaya bakalım ve ihracat yapalım. Nitekim o zamanları hatırlıyorum, dünyanın bu bölgelerinde nereye gitseniz Türk tekstili ile karşılaşıyordunuz. Yine, Türk tekstilcileri dünyanın gelişimini yakından takip ediyorlardı. Bir gün gelecek, Türkiyenin tekstil üretiminin bir kısmı Kuzey Afrika ülkelerine, Pakistan, Vietnam gibi bir takım Asya ülkelerine kayacak. O zaman biz Türk tekstilcileri olarak buna karşı da çareler arayalım deniyordu. Nitekim bu günlerde, isim verme lüzum yok, bir takım tekstil ürünlerinin imalatı Afrika ve Asyaya kaymaya başladı. Peki Türkiyedeki yatırımcılar ne yaptılar, özellikle otomobil, elektrikli ve hibrit araç üretim ve ihracatına döndüler. Benim bu konu ile ilgili olarak paylaştığım bir anekdotum da vardı. Bir daha yazıp paylaşmak isterim. Küba ve Orta Amerikanın adalarında dolaşmakta, turistik gezi yapmakta olan iki Türk tekstil imalat ve ihracatçısı arkadaşımız, o esnada bulundukları adada Karadeniz şivesi ile konuşan birkaç Türk ile karşılaşırlar. Burada Türk vatandaşlarının birbiri ile karşılaşması tabii ki her iki tarafı da çok memnun eder. Birbirlerinin ne yaptıklarını sorarlar. Oradaki Karadenizli vatandaşlar, çok iyi bir iş kurduklarını anlatırlar. Ne olduğunu sorduklarında, Küba’ya kaçak olarak tekstil mamulleri gönderiyoruz derler. Tabii, o günler çok geride kaldı. Ama Türk sanayici ve tüccarları ile ihracatçısına diyeceğim şu. Bu ülkenin vatandaşları her türlü kötü duruma uyum sağlamakta dünyanın diğer ülkelerine göre çok daha çabuk davranırlar. Lütfen, şikayet etmeyi bırakın, çare düşünün ve daima ileri gidin diyorum.
Devamını OkuENFLASYON NEDİR ÖNLENEBİLİR Mİ
Bursa, 28.Ağustos.2025 ENFLASYON NEDİR ÖNLENEBİLİR Mİ Yazdığım yazılarda benim gizli denetçilerim var. Bu denetçilerin varlığından çok mutluyum. Bir önceki yazım enflasyon mu, fiyat artışı mı, işi yürütememek mi? Başlığını taşıyordu. Epey ilgi çekti. Önce sevgili arkadaşım Hocaların hocası Prof. Dr. Zeyyat Sabuncuoğlu, bu yazıya ek olarak enflasyon nasıl önlenir, bu konudaki tedbirleri de yaz şeklinde fikrini belirtti. Onun isteğini yerine getirmek benim için bir görev, ancaak, başlıklardan müteşekkil bir yazı yazacağımı da bildirmek isterim. Bu konuda ilk faydalandığım yazı sevgili ortaklarım TANER SARISOY VE RIZA DEMİRCİ’nin ENFLASYON VE ENFLASYONU ÖNLEYİCİ POLİTİKALAR isimli çalışması, burada isimlerini vermediğim diğer bir çok yazar ve yazılardan da faydalandığımı belirtmek isterim. Enflasyon nedir? Genel fiyat seviyesinin sürekli artması ve para değerinin sürekli düşmesidir. Enflasyona sebep olan unsurlar nelerdir? Parasal faktörler, reel faktörler ve yapısal faktörler veee insanların davranışıdır. Bu faktörlere baktığımız zaman tek bir enflasyon çözümü olmadığını hemen anlamaktayız. Parasal faktörler, paranın tedavül (dolaşım hızı) yatırım tasarruf dengesizliği, KAMUDAKİ GEREKSİZ HARCAMALAR VE KAMU AÇIKLARI , devalüasyon ve ödemeler dengesi gibi parasal büyüklükler. Reel faktörler, daha fazla mal ve hizmet üretilmesi ve buna bağlı olarak üretim seviyesinin elastikiyetini sağlayan unsurların yetersizliğidir. Yapısal faktörler, enflasyonun toplumsal bir olay olması dolayısıyla toplumun tüketim, tasarruf ve yatırım eğilimi, gelir dağılımı bozukluğu, nüfus artış hızı, toplumun iş ahlakı, kamu ve özel sektörün yapılanma şekli, eğitim sistemi ve düzeyi, toplumun ekonomi bilgisi gibi olaylar ve hatta demokratikleşme bile yapısal faktörlerdendir. Enflasyon çeşitleri: 1.Talep enflasyonu, ekonomide toplam talebin toplam arzı aşmasıdır 2.Maliyet enflasyonu, bir ekonomide üretim girdilerindeki bir veya birkaç kalemin veya hepsinin fiyat artışlarının genel fiyat düzeyini yükseltmesidir. 3.Dış kaynaklı enflasyon, bugün bütün ekonomiler birbiri ile yakın ilişki içindedir ve bu sebeple bir ekonomideki gelişmeler veya gerilemeler diğer ekonomileri de olumlu veya olumsuz etkiler. 4.Fiyat enflasyonu, Ekonomideki grupların baskısı ile bazı kalemlerin talebi artabilir ve bu artışta fiyatların artışına sebep olabilir. Yani teşkilatlanmış .baskı gurupları fiyat enflasyonuna sebep olabilir. 5.Yapısal Enflasyon, bir ekonominin gelişmişlik düzeyi, devletin ekonomideki yeri ve önemi, bireylerin tüketim ve tasarruf eğilimleri, toplumun eğitim düzeyi, tüketici bilinci, toplumun ekonomi bilgi seviyesi gelenek ve görenekleri ve hatta demokratikleşme gibi faktörler bile birbirini etkiler ve bunun sonucu da enflasyona sebep olabilir. Enflasyon düzeyleri: Hiperenflasyon: Kontrolden çıkan ve çok yüksek oranlarda gerçekleşen enflasyon türüdür. Bu durumda para biriminin değeri hızla düşer ve ekonomik istikrar ciddi şekilde bozulur. Aylık %50’yi aşan enflasyona hiperenflasyon denir. Tarihteki örneği Birinci Dünya savaşından sonraki Almanyadır. Yüksek Enflasyon: Aylık %5-10 aralığındaki enflasyon oranını ifade eder. Ilımlı veya sürünen Enflasyon: İç ve dış ticaret dengelerini etkilemeyen ve doğal kabul edilen enflasyon aralığıdır. Yıllık %4-6 aralığındaki enflasyon oranı ılımlı karşılanır. Bir başka ifade ile de kronik enflasyon ismi de kullanılabilmektedir. Enflasyon nasıl önlenir? Enflasyon önleyici politikalar şöyle sıralanabilir. Maliye politikası Para Politikası Ücret ve gelirler politikası En önemli tedbirlerden biri ücret ve gelirler politikasıdır. Doğrudan kontrol araçları: Ücret ve fiyatların dondurulması veya ücret ve fiyatların önceden hesaplanan belli bir seviyede tutulması. Dolaylı kontrol araçları ise endeksleme politikaları ve vergilemeye dayalı gelir politikasıdır. Benim bu tedbirlere ilave olarak özellikle üzerinde durduğum konu ise devlet harcamalarının kısılması, verimsiz harcamalardan vazgeçilmesidir. SONUÇ VE BENİM İÇİN EN ÖNEMLİ TEDBİR: Yazımızda klasik tedbirleri açıklamaya çalıştık. Türkiye’de ne görüyoruz? Faiz politikasındaki hatalar enflasyonun azmasına sebep olmuştur. Özellikle bundan sonra parasal politikalar ve faiz politikasında çok dikkatli olmak ve iktisat teorisi ve kitaplarındaki tedbirleri kesinlikle uygulamak gerekir. Ayrıca, bana göre ülkemizde toplumun enflasyonun düşeceğine dair inancı azalmıştır, özellikle bu konuda çalışmalar yapılmalı ve toplumun bu ülkede de enflasyonun düşeceğine inanması sağlanmalıdır. Cevdet Akçakoca Yeminli Mali Müşavir Bağımsız Denetçi
Devamını OkuENFLASYON MU, FİYAT ARTIŞI MI, İŞİ YÜRÜTEMEMEK Mİ
Bursa, 21. Ağustos.2025 ENFLASYON MU FİYAT ARTIŞI MI, İŞİ YÜRÜTEMEMEK Mİ? Bugün biraz gerilere gideceğim, ilk işim bir arkadaşımı taklit ederek kese kağıdı yapıp satmak olmuştu. O zaman başıma gelenleri daha önce de anlatmıştım ama bir defa daha anlatacağım. 20 inci asrın ikinci yarısında 1957 yılında idi, Bahar mahallesinde oturuyor, evimizi tamamlamaya çalışıyor ve bu arada da Bursa Ticaret Lisesine kaydolduğum için ders çalışıyordum. Mahallede Bakkal Hasan ağanın oğlu Erol adında bir arkadaşım vardı. Erol, yerinde duramayan, bir şeyler yapmaya çalışan bir arkadaşımızdı. Daima araştırma yapıyor, para kazanmaya uğraşıyordu. Bir gün beni de çağırdı. Babası bakkal olduğu için- o zamanlar – gazete kağıdından kese kağıtları her yerde ve çok kullanılıyordu. Gazete kağıdı çok bol ve neredeyse bedava. Gazete kağıdını kese kağıdına çevirmeyi düşündük. Üstelik öyle yapışkan falan da kullanmaya lüzum yok. .Undan yapılan çiriş dediğimiz bir yapıştırıcı kullanıyoruz. O sene kendimize göre iyi para kazandık. Defterimizi kitabımızı ailemize yük olmadan alabildik. Ertesi sene, biz iki ortak ayrıldık. Tipik Türk davranışı. Erol ayrı, ben ayrı olarak kese kağıdı yapmaya başladık. Hangi bakkala gitsek, söylediğimiz fiyata hemen atlıyorlar ve hatta bize peşin para bile veriyorlar. Allah, Allah, burada bizim keşfedemediğimiz bir durum var ama neyse. Biz çalıştık, hem de çok çalıştık. Ama sonunda sermayemizi bile zor kurtardık. Acaba ne oldu da kar edemedik, bilemiyoruz. O tarihte Ticaret lisesi birinci sınıfa gidiyorum ama enflasyon, devalüasyon gibi konuları daha okumadık ve bilmiyoruz. Oysa 4.Ağustos.1958 tarihinde “İktisadi İstikrar Tedbirleri” uygulanarak 1 $ = 2.80 TL. dan 9,- TL. ya çıkarılmıştı. Yani Türkiye 2,80 uzanmıştı. Türk parası büyük bir değer kaybetmişti. Olan da fiyat, enflasyon, devalüasyon gibi konuları bilmeyen biz kesekağıdı müteşebbislerine olmuş ve kendimizi zor kurtarmıştık. İş adamı da olamamıştık. Daha sonra Ticaret Lisesi bitince İstanbul Sultanahmet İktisadi ve Ticari İlimler Akademisine gitmiş, oradan sonra da İşletme iktisadı enstitüsünü de bitirmiştim. Tabii bu kadar çok yıl okula veya okullara gidince Türkiyede 1946, 1958, 1970, 1980, 1994 ve 2001 yıllarında devalüasyon olduğunu, bu devalüasyonların sonucunda da yine ülkemizde darbelerin olduğunu farkettik. Devalüasyona karşı tedbirlerin de olduğunu öğrendik. Özellikle maliyet muhasebesi, bütçeleme gibi teknikleri iyi uygulayan firmaların aynı zamanda Türkiye ve dünyadaki ekonomik hareketleri de yakından takip ettiklerini gördük. 1963 lerden itibaren bir çok firmada çalıştım. Yukarıdaki tarihlerde olan devalüasyonların, yani Türk parasının değer kaybetmesinin de farkına vardık. Okuduklarımızı da elimizden geldiği kadar uygulamaya çalıştık. Özellikle benim çalışmamda her zaman şunu savundum. BAKKAL DÜKKANI BİLE OLSA BÜTÇE YAPMALIYIZ. BU TAKDİRDE DEVALÜASYON VE FİYAT ARTIŞLARI İLE BAŞ EDEBİLİYORDUK. Hatta evlendiğim tarihte eşim ve bir çok arkadaşım benim ayrı bir bütçe defterim olduğunu bilirler. Gerek çalıştığım şirket ve gerekse evimde daima tahmini bütçe, esnek bütçe, maliyet muhasebesi, dünyadaki fiyat artışlarını takip etmek çalışmalarımızın olmazsa olmazı idi. Daha sonra Yeminli Mali Müşavir oldum. Özellikle, bütçe ve fiyat artışları benim için özel takip edilmesi gereken durumdu. 2001 e kadar olan bütün fiyat artışı, devalüasyon ve benzeri belaları iş yaptığım firmalar daima aştı ve büyüdüler. Son 2-3 yıldır Türkiye’de enflasyon veya fiyat artışı ile mücadelede Türkiye kaybetmektedir. Neden? Neden? Yazımın sonunda şunu söylemek isterim. Enflasyon, fiyat artışı, devalüasyon gibi durumlarda neler yapılacağı iktisatçılar tarafından förmüle edilmiştir. Ülkemin insanları, ülkemin idarecileri lütfen iktisat teorilerini tam olarak uygulayın, bir daha fiyat artışları, enflasyon, devalüasyon gibi olaylarla karşılaşmayalım. Bu son olsun diyorum. Cevdet Akçakoca Yeminli Mali Müşavir Bağımsız denetçi
Devamını OkuMevzuattaki Değişiklikler
Basından Yazılar
Haberler
İHRACAT DÖVİZLERİ 180 GÜN İÇİNDE GELECEK
yeni bir tpkk ile ihracat dövizlerini 180 gün içinde getirmek zorunlu olmuştur
ADRES DEĞİŞİKLİĞİ
29 EKİM MAH. MUAMMER AKSOY CAD. KİRMİKİL İŞMERKEZİ N0 26/18-22 NİLÜFER BURSA ADRESİNDE AKÇAKOCA YMM-BALANS YMM VE BK BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş OLARAK HİZMET VERMEKTEYİZ
BAĞIMSIZ DENETÇİ YETKİSİ ALINDI
ANONİM ŞİRKETLER İÇİN BAĞIMSIZ DENETÇİ YETKİSİ ALDIK
YENİ KİTABIM
A.Ş.'LERDE GENEL KURULLAR VE ANA SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ KİTABI ÇIKMIŞTIR, BTSO'DAN TEMİN EDİLEBİLİR.
WEB SAYFAMIZ AÇILDI
akcakocaymm.com.tr AÇILDI!!!
Kitabım Çıktı
Muhasebe Maliye Ekonomi Üçgeni İsimli Kitabım Çıktı. Kitapçılardan Bulabilirsiniz.