(5520 Sayılı KV Kanununa Göre) Örtülü Sermaye

Bursa; 04.07.2006

 

   (5520 Sayılı KV Kanununa Göre) Örtülü Sermaye

 

    Konu kanunun 12. maddesinde aşağıdaki gibi düzenlenmiştir. 

 

   Madde 12- (1) Kurumların ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılır.

 

   (2) Yukarıda belirtilen karşılaştırma sırasında, sadece ilişkili şirketlere finansman temin eden kredi şirketlerinden yapılan borçlanmalar hariç olmak üzere, ana faaliyet konusuna uygun olarak faaliyette bulunan ve ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan banka veya benzeri kredi kurumlarından yapılan borçlanmalar %50 oranında dikkate alınır. (Yani 6 kat borç kabul edilir.)

 

   (3) Bu maddenin uygulanmasında;

 

   a) Ortakla ilişkili kişi, ortağın doğrudan veya dolaylı olarak en az %10 oranında ortağı olduğu veya en az bu oranda oy veya kar payı hakkına sahip olduğu bir kurumu ya da doğrudan veya dolaylı olarak, ortağın veya ortakla ilişkili bu kurumun sermayesinin, oy veya kar payı hakkına sahip hisselerinin en az %10’unu elinde bulunduran bir gerçek kişi veya kurumu,

 

   b) Öz sermaye, kurumun Vergi Usul kanunu uyanırca tespit edilmiş hesap dönemi başındaki öz sermayesini, ifade eder.

 

   (4) Kurumların İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisselerinin edinilmesi durumunda, söz konusu hisse nedeniyle ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılanlardan temin edilen borçlanmalarda en az %10 ortaklık payı aranır.

 

   (5) Yukarıda belirtilen oranlar, borç veren ortaklar ve ortakların ilişkide bulunduğu kişiler için topluca dikkate alınır.

 

   Maddenin buraya kadar olan kısmının incelenmesinden görüleceği üzere örtülü sermayenin tanımı için kesin hükümler getirilmiştir.

 

   Buna göre kurumların, maddede sayılan ortaklar veya ortakların ilişkili olduğu kişilerden, doğrudan veya dolaylı kullandıkları borçların herhangi bir tarihte;

 

   a) “Kurumun özsermayesinin 3 katını aşan kısmı”

 

   b) “İlişkili banka veya benzeri kuruluşlardan alınan borçların yarısı (yani özsermayenin 6 katı) aşan kısmı. ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILACAKTIR. Hesaplamada esas alınacak özsermaye ise dönembaşı özsermayesidir.

 

   Madde, ayrıca hangi borçlanmaların örtülü sermaye sayılmayacağını da tek tek belirtmiştir.

 

   Maddenin devamı:

 

   (6) Aşağıda sayılan borçlanmalar örtülü sermaye sayılmaz:

 

   a) Kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdi teminatlar karşılığında üçüncü kişilerden yapılan borçlanmalar.

 

   b) Kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla kısmen veya tamamen kullandırdığı borçlanmalar.

 

   c) 5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre faaliyette bulunan bankalar tarafından yapılan borçlanmalar.

 

   d) 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamında faaliyet gösteren finansal kiralama şirketleri, 90 sayılı ödünç para verme işleri hakkında kanun hükmünde kararname kapsamında faaliyet gösteren finansman ve faktoring şirketleri ile ipotek finansman kuruluşlarının bu faaliyetleriyle ilgili olarak ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan bankalardan yaptıkları borçlanmalar. 

 

   (7) Örtülü sermaye üzerinden kur farkı hariç, faiz ve benzeri ödemeler veya hesaplanan tutarlar, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulanmasında, gerek borç alan gerekse borç veren nezdinde, örtülü sermaye şartlarının gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kar payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır. Daha önce yapılan vergilendirme işlemleri, tam mükellef kurumlar nezdinde yapılacak düzeltmede örtülü sermayeye ilişkin kur farklarını da kapsayacak şekilde, taraf olan mükellefler nezdinde buna göre düzeltilir. Şu kadar ki, bu düzeltmenin yapılması için örtülü sermaye kullanan kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması şarttır.

 

    Netice olarak bu yeni düzenleme ile

 

   *Borcun devamlı veya uzun süreli kullanımı şartı kalktı. Bunun yerine özsermayenin (3) Katını aşma şartı veya ilişkili banka ve benzeri kuruluşlarda özsermayenin (6) katını aşma şartı getirilmiştir.

 

   Örtülü sermayede daha objektif hükümlere geçildiği açıkça görülmektedir.

 

   Grup şirketleri arasındaki ilişkiler için ise Maliye Bakanlığı’nın tebliğlerini beklemek gerekir.

 

   Örtülü sermaye ile ilgili bu 12.inci madde 01.01.2006 tarihinden geçerli olacaktır.

 

   Bu sebeple kurumların gerek patronları, ortakları ve mali işler sorumluları ÖRTÜLÜ SERMAYE konusunu önemle dikkate almalıdır.

 

 

 Yeminli Mali Müşavir

   Cevdet Akçakoca