DENİZ TAŞIMA ARAÇLARINA YAPILAN HİZMETLER

Konu Ile ilgili danistay kararlari:
Danistay 9’uncu Dairesi’nin 28.12.1994 tarih ve E.1994/2636, K.1994/5419 sayili
Kararinda GEMININ (veya uçagin) KENDISINE, YOLCUSUNA ve YÜKÜNE YÖNELIK TÜM HIZMETLERIN ISTISNA KAPSAMINDA OLDUGU belirtilmistir.

Kararin özü söyledir:“ Yükümlü sirketin uluslar arasi tasimacilik faaliyetinin yani sira limanda yapilan yükleme, bosaltma ve ardiye hizmetlerine aracilik ettigi ve bu hizmetleri karsiliginda acentalik komisyonu aldigi halde katma deger vergisine tabi tutmadiginin inceleme raporuyla belirlenmesi üzerine re’sen tarholunan kaçakçilik cezali katma deger vergisine karsi açilan davayi 3065 Sayili Kanununun 13/b maddesinde, deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava meydanlarinda yapilan hizmetlerin katma deger vergisinden müstesna oldugunun, 15 Seri Nolu Katma Deger Vergisi Genel Tebliginin B/1.bölümünde, Katma Deger Vergisi Kanununun 13/b maddesiyle deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava meydanlarinda yapilan hizmetlerin vergiden istisna edildiginin açiklandigi, bu hükme göre istisnanin, seyrüsefere iliskin olmak üzere liman ve hava meydanlarinda araçlar için ifa edilen her türlü hizmeti kapsadigi bu hizmetlerin liman ve hava meydanlari isletmeleri yaninda diger gerçek ve tüzel kisiler tarafindan ifa edilmesinin istisnanin uygulanmasina engel teskil etmeyeceginin açiklandigi, 3065 Sayili Kanunun 16/c maddesinde; transit, aktarma gümrük antreposu, geçici depo, gümrük sahasi, serbest bölge rejimlerinin uygulandiklari mal ve hizmetlerin istisna kapsamina alindigi, bu hükme göre, söz konusu rejimler çerçevesinde yapilan yükleme, bosaltma, depolama, tarti ve benzeri hizmetlerde katma deger vergisi uygulanmayacaginin belirtildigi, genel teblig hükmüne göre, seyrüsefere iliskin olmak üzere liman ve hava meydanlarinda araçlar için ifa edilen her türlü hizmetin istisna kapsamina alindigi, her türlü hizmet sözcügünden, geminin kendisine, yolcusuna ve yüküne yapilan hizmetlerin anlasilacagi ve bu hizmetlerin bir bütün olarak gemi için ifa edilmis hizmet seklinde degerlendirilecegi anlaminin ortaya çiktigi, 3065 Sayili Yasanin 13/b ve 16/1-c maddeleri ile 15 Seri No.lu Katma Deger Vergisi Genel Teblig hükümlerinin bir arada incelenmesi sonucunda; gemiye, yolcuya ve esyaya yapilan hizmetlerin katma deger vergisinden istisna edildiginin anlasildigi gerekçesiyle kabul eden ve cezali tarhiyati terkin eden Içel 1.Vergi Mahkemesinin 12.05.1992 Gün ve 1992/385 Sayili kararinin; yükümlü sirketin seyrüsefere yönelik olmayan ve 3065 Sayili Kanunun 13/b madde hüküm kapsaminda bulunmayan acentalik hizmetlerinin katma deger vergisine tabi tutulmasi gerektigi, cezali tarhiyatin yerinde oldugu ileri sürülerek bozulmasi” vergi dairesince istenilmis olup, bu istem oybirligi ile reddedilmis ve tarhiyati kaldiran Içel 1’inci Vergi Mahkemesi karari onanmistir.

T.C.
DANISTAY
Dokuzuncu Daire
Esas No.1992/2725
Karar No.
Özeti: Gemilere yapilan yanasma yükleme ve 
Yanasma-bosaltma hizmetleri gemiler için ve
Onlarin seyrüsefere yönelik olarak yapilan
Hizmetler kapsaminda görülerek bu hizmetler
Karsiliginda alinan ücretlerin KDV’den muaf
Oldugu hakkinda.

Temyiz Isteminde Bulunan : Aliaga Vergi Dairesi Müdürlügü
Karsi Taraf :............Isletmeleri ve Nakliyecilik San.Tic.A.S.

Istemin Özeti: Liman isletmeciligi isiyle ugrasan yükümlü sirketin 1986 yilina iliskin islemlerinin hesap uzmaninca katma deger vergisi yönünden incelenmesi sonucunda düzenlenen raporla 140, 714, 130.-lira katma deger vergisinin haksiz yere iade edildiginin saptanmasi üzerine yükümlü adina salinan katma deger vergisi ile kesilen kaçakçilik cezasinin kaldirilmasi istemiyle açilan davayi uyusmazligin, liman isletmeciligi yapan yükümlü sirketin ugrasini sürdürdügü Ali aga Nemrud körfezindeki limanda gemilere yaptigi yükleme ve bosaltma hizmetlerinin katma deger vergisi kanunun 13/b maddesinde öngörülen istisna kapsamina girip girmedigi hususuna iliskin bulundugu, 3065 sayili katma deger vergisi kanununun 13/b maddesinde, deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava meydanlarinda yapilan hizmetlerin katma deger vergisinden müstesna oldugunun hükme baglandigi olayda yükümlü sirket tarafindan limanda yapilan hizmetlerin, yanasma ve yükleme, yanasma ve bosaltma, palamar, kara hizmetleri ve artik alma hizmetlerinden olustugundan bir ihtilafin olmadigi bunlardan yanasma ve yüklemeyle yanasma ve bosaltma hizmetlerinin gemiler için yapilan hizmet olarak kabul edilip edilmeyeceginin çözüme kavusturulmasinin gerektigi, sözü edilen madde hükmünde deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava isletmeleri tarafindan yapilan hizmetlerin vergiden istisna oldugunun belirtildigi, ancak liman ve hava isletmelerinde deniz ve hava tasima araçlarina yapilacak hangi hizmetlerin istisna kapsamina girdigi konusunda herhangi bir açiklik getirilmedigi, istisna kapsamina giren hizmetin konusu deniz ve hava tasima araçlari olduguna göre yapilan hizmetlerin sözkonusu araçlarin seyir ve seferlerine iliskin olmasi gerektiginin ortaya çiktigi, nitekim madde hükmünün gerekçesinde bu istisnanin amacinin, deniz ve hava tasima araçlarinin seyrüseferine iliskin bazi hizmetleri vergi disinda tutmak oldugunun vurgulandigi, ayrica 15 seri no.lu katma deger vergisi genel tebligin b/1 bölümünde de sözkonusu istisnanin seyrüsefere iliskin olmak üzere liman ve hava meydanlarinda araçlar için ifa edilen her türlü hizmeti kapsadigi bu hizmetlerin liman ve hava meydanlari yaninda diger gerçek ve tüzel kisiler tarafindan ifa edilmesinin istisnanin uygulanmasina engel olamayacaginin açiklandigi deniz tasima araçlari için limanlarda yapilan bütün hizmetlerin kural olarak seyrüseferine yönelik hizmetler oldugu, yükleme ve bosaltma hizmetlerinin tasitin seyri ve seferi ile ilgili bulundugu, zira bu hizmetin yapilmadan aracin seferinin mümkün olmadigi, yükleme ve bosaltma hizmetinin karsiligini olusturan ücretin gemi sahibi veya isleteninden alinmasinin istisnanin uygulanmasina engel teskil etmeyecegi, bu nedenle gemilere yapilan yanasma-yükleme ve yanasma-bosaltma hizmetleri gemiler için ve onlarin seyrüseferine yönelik olarak yapilan hizmetler olanak kabul edildiginden, bu hizmetler karsiliginda alinan ücretlerin katma deger vergisinden bagisik tutulmasinin gerektigi, kaldi ki yükümlü sirketin limanda yaptigi hizmetleri ve hizmetlerin ne sekilde yürütüldügünü açiklayarak katma deger vergisi karsisindaki durumunun ne olmasi gerektigi konusunda maliye ve gümrük bakanligina basvurdugu bakanligin verdigi cevapta, liman isletmesi tarafindan Türk Hava ve yabanci gemilere yapilan teslim ve hizmetlerin katma deger vergisinden istisna oldugunun belirtildigi, bu durum karsisinda inceleme raporuna dayanilarak yapilan cezali tarhiyatta yasal isabet görülmedigi gerekçesiyle kabul ederek kaçakçilik cezali tarhiyati terkin eden Izmir 2.Vergi mahkemesinin 26.05.1998 gün ve 1988/264 sayili kararinin, katma deger vergisi kanunun 13/b maddesi ile bu konuya açiklik getirmek amaciyla çikartilan 1’inci ve 15 no.lu genel tebliginin incelenmesi sonucunda, limanlarda yapilan her türlü liman hizmetine degil, sadece seyrüsefere iliskin olmak üzere yine sadece araçlara ifa edilen hizmetlere istisna uygulanacaginin anlasildigi, olayda ise, palamar hizmeti ile kati atik alma ve kara hizmetlerinin araçla ilgili olmasi nedeniyle vergiden istisna tutuldugu, yükleme ve bosaltma hizmeti ise araçla ilgili olmadigindan, bu hizmetlerin istisna kapsaminda kabul edilmesinin mümkün bulunmadigi, bu nedenle fazla ödenen iadenin yükümlüden geri istenmesi için yapilan cezali tarhiyatin yerinde oldugu iddialariyla bozulmasi isteminden ibarettir.

Savunmanin Özeti: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz iddialarinin reddi gerekecegi yolundadir.
Savci Yavuz Yoklamaci oglunun düsüncesi: 2577 sayili idari yargilama usulü kanunun 49.maddesinin 1.fikrasinda temyiz incelemesi sonucunda danistayin a)Görev ve yetki disinda bir ise bakilmis olmasi b)hukuka aykiri karar verilmesi c)usul hükümlerine uyulmamis olmasi sebeplerinden dolayi incelenen karari bozacagi öngörülmüstür.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar yukarida belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadigi gibi mahkeme kararinin dayandigi hukuki ve yasal nedenler karsisinda bu kararin bozulmasini saglayacak nitelikte de görülmemektedir. Açiklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararinin onanmasinin uygun olacagi düsünülmüstür.
TÜRK MILLETI ADINA 

Hüküm veren Danistay Dokuzuncu Dairesince Savcinin ve Tetkik Hakimi Buket Oral’in yazili ve sözlü görüs ve düsünceleri alindiktan sonra isin geregi görüsüldü:
Durusma istemi, 2577 sayili Kanunun 17.maddesi hükmü uyarinca yerinde görülmeyerek incelemeye geçildi.
Temyiz edilen Izmir 2.Vergi Mahkemesinin 26.05.1988 ve 1988/264 sayili kararinda, 2577 sayili Idari Yargilama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fikrasinda sayilan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadigi anlasildigindan temyiz isteminin reddine, anilan mahkeme kararinin onanmasina 26.01.1993 gününde oybirligi ile karar verildi.

T.C.
DANISTAY
Dokuzuncu Daire
Esas No : 1994/2636
Karar No : 1994/5419

Temyiz Isteminde Bulunan : Uray Vergi Dairesi Müdürlügü – MERSIN
Karsi Taraf: Uluslararasi Tasimacilik Denizcilik ve Ticaret Ltd. Sti.
Istemin Özeti: Yükümlü sirketin uluslar arasi tasimacilik faaliyetinin yani sira limanda yapilan yükleme bosaltma ve ardiye hizmetlerine aracilik ettigi ve bu hizmetleri karsiliginda acentalik komisyonu aldigi halde katma deger vergisine tabi tutulmadiginin inceleme raporuyla belirlenmesi üzerine resen tarholunan kaçakçilik cezali katma deger vergisine karsi açilan davayi 3065 sayili kanununun 13/b maddesinde; deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava meydanlarinda yapilan hizmetlerin katma deger vergisinden istisna oldugunun, 15 seri nolu Katma Deger Vergisi Genel Tebliginin .....bölümünde Katma Deger Vergisi Kanununun 13/b maddesiyle deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava meydanlarinda yapilan hizmetlerin vergiden istisna edildiginin açiklandigi, bu hükme göre istisnanin, seyrüsefere iliskin olmak üzere liman ve hava meydanlarinda araçlar için ifa edilen her türlü hizmeti kapsadigi, bu hizmetlerin liman ve hava meydanlari isletmeleri yaninda diger gerçek ve tüzel kisiler tarafindan ifa edilmesinin istisnanin uygulanmasina engel teskil etmeyeceginin açiklandigi, 3065 sayili Kanunun 16/c maddesince transit aktarma gümrük antreposu, geçici depo, gümrük sahasi serbest bölge rejimlerinin uygulandiklari mal ve hizmetlerin istisna kapsamina alindigi, bu hükme göre, söz konusu rejimler çerçevesinde yapilan yükleme-bosaltma, depolama, tarti ve benzeri hizmetlerde katma deger vergisi uygulanmayacaginin belirtildigi. Genel teblig hükmüne göre seyrüsefere iliskin olmak üzere liman ve hava meydanlarinda araçlar için ifa edilen her türlü hizmetin, istisna kapsamina alindigi her türlü hizmet sözcügünden, geminin kendisine, yolcusuna ve yüküne yapilan hizmetlerin anlasilacagi ve bu hizmetlerin bir bütün olarak gemi için ifa edilmis hizmet seklinde degerlendirilecegi anlaminin ortaya çiktigi, 3065 sayili yasanin 13/b ve 16/1-c maddeleri ile 15 seri nolu Katma Deger Vergisi Genel Teblig hükümlerinin birarada incelenmesi sonucunda; gemiye, yolcuya ve esyaya yapilan hizmetlerin katma deger vergisinden istisna edildiginin anlasildigi gerekçesiyle kabul eden ve cezali tarhiyati terkin eden Içel 1.Vergi Mahkemesinin 12.05.1992 gün ve 1992/385 sayili kararinin yükümlü sirketin seyrüsefere yönelik olmayan ve 3065 sayili kanunun 13/b madde hükmü kapsaminda bulunmayan acentalik hizmetlerinin katma deger vergisine tabi tutulmasi gerektigi, cezali tarhiyatin yerinde oldugu ileri sürülerek bozulmasi istenilmektedir.

T.C.
DANISTAY
Dokuzuncu Daire
Esas No : 1994/2636
Karar No : 1994/5419

-2-

Savunmanin Özeti: Istemin reddi gerekecegi yolundadir.
Savci Necati Kocabas’in Düsüncesi: Ileri sürülen bozma nedenleri 2577 sayili Idari Yargilama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1 numarali bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediginden, temyiz isteginin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun bulunan, Vergi Mahkemesi kararinin onanmasi gerekecegi düsünülmektedir.
Tetkik Hakimi Süreyya Çakin’in Düsüncesi: Ileri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararinin bozulmasini saglayacak nitelikte bulunmadigindan temyiz isteminin reddi gerekecegi düsünülmektedir.
TÜRK MILLETI ADINA
Hüküm veren Danistay Dokuzuncu Dairesince isin geregi görüsüldü:
Temyiz edilen Içel 1.Vergi Mahkemesinin 12.05.1992 gün ve 1992/385 sayili kararinda 2577 sayili Idari Yargilama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fikrasinda sayilan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadigi anlasildigindan temyiz isteminin reddine anilan mahkeme kararinin onanmasina 28.12.1994 gününde oybirligi ile karar verildi.

T.C.
DANISTAY
Dokuzuncu Daire
Esas No : 1997/4575
Karar No : 1998/738

Temyiz Isteminde Bulunan : Uludag Vergi Dairesi Müdürlügü-BURSA
Karsi Taraf : ..................A.S.
Istemin Özeti : Liman hizmetleri ile ugrasan yükümlü sirketin, 3065 sayili Katma Deger Vergisi Kanununun 13/b maddesine göre istisna kapsaminda olmayan liman hizmetlerini, istisna kapsaminda göstermek suretiyle haksiz yere katma deger vergisi iadesi aldigindan bahisle yükümlü sirket adina vergi inceleme raporuna göre 1994/Ocak dönemi için re’sen tarh edilen kaçakçilik cezali katma deger vergisinin kaldirilmasi istemiyle açilan davayi; 3065 sayili Kanunun 13/b maddesinde, deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava meydanlarinda yapilan hizmetlerin katma deger vergisinden müstesna tutuldugu, 15 seri nolu Katma Deger Vergisi Genel Tebliginin 8/1.bölümünde de, Katma Deger Vergisi Kanununun 13/b maddesiyle deniz ve hava tasima araçlari için liman ve hava meydanlarinda yapilan hizmetlerin vergiden istisna edildiginin açiklandigi, bu hükme ve açiklamaya göre istisnanin, deniz ve hava tasima araçlari ile sinirli olmayip, seyrüsefere iliskin olmak üzere liman ve hava meydanlarinda araçlar için ifa edilen her türlü hizmeti kapsadigi, bu hizmetlerin liman ve hava meydanlari isletmeleri yaninda diger gerçek ve tüzel kisiler tarafindan ifa edilmesinin istisna uygulanmasina engel teskil etmeyecegi, 3065 sayili Kanunun 16/c maddesinde, transit, aktarma, gümrük antreposu, geçici depo, gümrük sahasi, serbest bölge rejimlerinin uyguladiklari mal ve hizmetlerin de istisna kapsamina alindigi, bu hüküm ve açiklamalarla, seyrüsefere iliskin olmak üzere liman ve hava meydanlarinda araçlar için ifa edilen her türlü hizmetin istisna kapsamina alindigi, her türlü hizmet sözcügünden, geminin kendisine, yolcusuna ve yüküne yapilan hizmetlerin anlasilmasi ve bu hizmetlerin bir bütün olarak gemi için ifa edilmis hizmet anlaminda degerlendirilmesi, bir ayrim yapilmamasi gerektigi, 3065 sayili Kanunun 13/b ve 16/1-c maddeleri ile 15 seri nolu Katma Deger Vergisi Genel Teblig hüküm ve açiklamalarinin bir arada degerlendirilmesi sonucunda gemiye, yolcuya, esyaya, yapilan hizmetlerin tamaminin katma deger vergisinden istisna edilmis bulundugu anlasildigindan, vergi inceleme raporuna göre yapilan tarhiyatta yasal isabet görülmedigi gerekçesiyle kabul ederek cezali tarhiyati kaldiran Bursa Vergi Mahkemesinin 13.05.1997 tarih ve 1997/611 sayili kararinin; vergi inceleme raporuna göre yapilan tarhiyatin yasal oldugu ve onanmasi gerektigi ileri sürülerek bozulmasi istenmektedir.
Savunmanin Özeti : Yasal dayanaktan yoksun istemin reddi gerektigi yolundadir.

T.C.
DANISTAY
Dokuzuncu Daire
Esas No : 1997/4575
Karar No : 1998/738

-2-

Savci Yuva Ertan’in Düsüncesi : Ileri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayili Idari Yargilama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1 numarali bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediginden, temyiz isteginin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun bulunan Vergi Mahkemesi kararinin onanmasi gerekecegi düsünülmektedir.
Tetkik Hakimi Zerrin Güngör’ün Düsüncesi : Ileri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararinin bozulmasini gerektirecek nitelikte bulunmadigindan temyiz isteminin reddi gerekecegi düsünülmektedir.
TÜRK MILLETI ADINA
Hüküm veren Danistay Dokuzuncu Dairesince isin geregi görüsüldü:
Temyiz edilen Bursa Vergi Mahkemesinin 13.05.1997 tarih ve 1997/611 sayili kararinda, 2577 sayili Idari Yargilama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fikrasinda sayilan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadigi anlasildigindan temyiz isteminin reddine, anilan mahkeme kararinin onanmasina 25.02.1998 tarihinde oybirligi ile karar verildi.