SEÇİM SAHİDEN BİTTİ, EKONOMİYE-İŞİMİZE BAKMALIYIZ.

Bursa, 5.Kasım.2015

 

SEÇİM SAHİDEN BİTTİ, EKONOMİYE-İŞİMİZE BAKMALIYIZ.

 

 

                Her seçim veya siyasi olaydan sonra yarı siyasi bir yazı yazmak adet oldu. Bu defa da 1.Kasım.2015 seçiminden sonra fikirlerimizi yazalım.

                Bir yıldır devam eden seçim çalışmaları, tartışmaları nihayet kesin bir sonuç elde edilerek bitti. Bundan sonra ekonomiye ve kendi işlerimize bakmalıyız. Türkiye gelişme yolunda bir yıl TAM BİR KOCA YIL  kaybetti. Herkes, aklını başına toplamalı, saçma sapan hareketleri ve iddiaları bırakmalı ve elbirliği ile kaybedilen bir yıldan daha fazla getiri sağlayacak şekilde çalışmalıyız.

                Bundan sonra ne olur veya ne olmalı?

  1. Artık dedikodular, yalanlar, birbirine iftiralar bırakılmalı, okumuşların endişeli modernliği bitmiştir. Halk, sağduyusu ile sözünü söylemiştir. Tarihteki gibi veyl kaybedenlerin haline denmeyecek, fakat kaybedenler de artık kaybetmesini öğrenmeli, gelecekte kazanmak için çalışmalı. Bu çalışma plan, proje yapmak, ülkeyi refaha götürecek fikirler ileri sürmek şeklinde olmalı, kıskançlık ve tahrikler, dedikodular olmamalı.
  2. Ülkenin en büyük derdi, ülkenin batısındaki insanların çalışması, doğusundakilerin ise devlet yardımları ile geçinmesidir. Ayrıca doğuda bir kalkışma başlangıcı olmuştur. Sayın Tayyip Erdoğan, bu kalkışmayı 1925-1938 yılları arasındaki gibi silahlı güce dayanarak değil, iyilikle, ikna yöntemi ile bastırmaya çalışmış, ancak bu yöntemin doğru olmadığı anlaşılmıştır. Dolayısı ile artık isyana kalkışan asinin Ömer Seyfettinin hikayesinde olduğu gibi topuzu hakettiği anlaşılmıştır. Bundan böyle, devlet asiye karşı devletliğini , devletin sert tokadını da göstermeye devam edecektir.
  3. Son kalkışmada, Sykes-Picot anlaşmasının yırtılmaya başladığı da görülmektedir. Bir tarafta, ABD, diğer tarafta İngiltere, Almanya ve Fransa, öte yanda da Türkiye bulunmaktadır. Dünyayı idare ettiğini zanneden veya iddia eden bu devletlerin hizmetlileri, casusları, uşakları Türk istihbaratı tarafından önlenmiş, Türk Silahlı Kuvvetlerinin de gerektiğinde büyük dünya devletleri gibi gücünü çekinmeden kullanacağı, yerinde kullandığı görülmüştür. Türkiyenin en kısa zamanda 1500 km. ve daha uzun menzilli balistik füzesini de yapması şart olmuştur. Bütün dünya , Türkiyenin bu coğrafyada var olduğunu görmüştür.
  4. Doğudaki vatandaşlarımız, artık üretimlerini doğuda yapmalıdır ve terör örgütlerine, yabancı ajanlara değil, ülkesinin devletine vergilerini vermelidirler.
  5. IMF, Dünya Bankası, ABD gibi ülke ve kuruluşların ekonomimize etkisi devam etmektedir. Bunu minimuma indirmek ve bizim de dünya ekonomisinde söz sahibi olmamız için daha çok çalışmalıyız. 
  6. Türkiyenin Ekim ayında yayınlanan Orta vadeli plan hedeflerini de hatırlatalım. Ekonomiye ve vergilere,özellikle bu orta vadeli plan açısından bakmalıyız.

 

OVMP’deki Temel Gelir Politikaları Neler?

 

Plandaki temel gelir politika öncelikleri genel hatları ile şu şekilde belirlenmiştir: 

 

- Adil ve etkin bir vergi sistemi oluşturulması hedefi için, vergi sisteminin özellikleri esas itibarıyla aşağıdaki gibi olmalıdır:

 

·         ​İstihdam ve yatırımları teşvik edici, 

·         Yurtiçi tasarruflar artırıcı,

·         Bölgesel gelişmişlik farklarını azaltıcı,

·         Ekonominin rekabet gücünü geliştirici. 

 

- Kayıt dışılıkla mücadeleye kararlılıkla devam edilmek üzere;

 

·         Denetim daha etkin hale getirilecek,

·         Vergi İdaresi’nin uygulama kapasitesi ve bilişim altyapısı geliştirilecek,

​Kaçakçılıkla mücadelede kurumlar arası işbirliği artırılacak ve toplumsal farkındalık yaygınlaştırılacak,


BEPS Nedir ve Neden BEPS?

 

“Vergi Matrahı Aşındırması ve Kar Aktarımı” veya “BEPS” (Base Erosion and Profit Shifting) nedir? BEPS hayatımıza G – 20 ve OECD girişimi ile 2013 yılında girdi.

 

Türkiye BEPS’te Nerede ve Bizleri Neler Bekliyor?

 

Türkiye G – 20’nin ve OECD’nin üyesi olarak bu girişimde yer aldı. Bu çerçevede, Türkiye BEPS’te her şeyden önce minimum standartlar üzerinde anlaşmış durumda. 

 

Minimum standartlar Nelerdir?

 

Şöyle sıralamak mümkün;

 

- Zararlı vergi uygulamaları

- Vergi anlaşmalarının kötüye kullanımı (treaty abuse / treaty shopping)

- Transfer fiyatlandırması dokümantasyonu

- Ülkelerarası uyuşmazlıklarda karşılıklı anlaşmanın etkinleştirilmesi,

 

  1. Tekrar belirtelim, özellikle Orta vadeli milli plan da gözönüne alınarak kısır siyasi çekişmelerin bittiği, ülkenin ilerleme yolunda dev adımlar atması gerektiği bilinmeli, 2023 hedeflerine ulaşmak için kesintisiz çalışılmalıdır.

Çalışmak, çalışmak, çalışmak, birbirine saygı göstermek, başka bir söz söylemeye gerek yok. 
 

Cevdet Akçakoca

Yeminli Mali Müşavir

Bağımsız Denetçi