VERGİ İNCELEMELERİNDE MÜKELLEFLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Bursa, 19.Kasım.2015

                    

VERGİ İNCELEMELERİNDE MÜKELLEFLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

 

                Geçen haftaki yazımızda vergi incelemesinde mükellefin haklarından bahsetmiş, Maliye Bakanlığının broşüründen yaptığımız alıntıları uzun uzun açıklamıştık. Mükellefin ne kadar çok hakkının bulunduğunu, bu haklarını kullanması gerektiğini belirtmiştik.

                Ancak, bu işler tek taraflı değil, vergi mükelleflerinin de inceleme sürecinde bir çok sorumlulukları vardır. Mükellef, önce yükümlülük ve  sorumluluklarını yerine getirecek, ondan sonra haklarını talep edebilecektir. Her şey karşılıklıdır.

                Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığının vergi incelemelerinde mükellef hak ve yükümlülükleri konusunu açıklayan broşürünün mükelleflerin yükümlülükleri kısmını da yazımızda paylaşalım istedik.

  1.  İncelemenin Yapılacağı Yere İlişkin Yükümlülükler
  2. Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) 257 nci maddesine göre; mükellefler incelemeye yetkili

Memura müessesenin durumuna göre, çalışma yeri göstermekle ve resmi çalışma saatlerinde memurun müessesede çalışmasını sağlamakla yükümlüdürler. Ancak, şimdiye kadar olan tecrübelerimizde gördüğümüze göre çok az sayıda inceleme elemanı firmada inceleme yapmaktadır. Genellikle defter ve belgeler, denetim bürolarına istenmektedir.

b.  VUK 257/5 inci maddesine göre; mükellef incelemeye yetkili olanlar tarafından işletmede VUK  134 üncü maddesi gereğince envanter yapılması halinde araç, gereç ve personeliyle bu işlemlerin yapılması için gerekli yardım ve kolaylığı göstermekle yükümlüdür.

c. VUK 148 inci maddesine göre; mükellefler vergi incelemesine yetkili  kişilerin talep

edecekleri her türlü bilgiyi vermek mecburiyetindedirler. (Mükellefler, VUK  151 inci maddesinde belirtilenler hariç olmak üzere, özel kanunlarda yazılı mahremiyet hükümlerini ileri sürerek, bilgi vermekten kaçınamazlar. Bu zorunluluk hem iş sahibini, hem de işletmede çalışanları kapsar.)

d. VUK 141/2 nci maddesine göre; mükellefler vergilendirme ile ilgili olay ve hesap durumlarını içeren tutanakları imzalamaktan çekindikleri hallerde, bunların dayanağı olan defter, belge ve kayıtların vergi inceleme elemanınca alıkonulması konusunda zorluk çıkarmamak mecburiyetindedirler. (Söz konusu  defter ve belgeler, inceleme sonucunda ortaya çıkan vergiler ve kesilen cezalar kesinleşinceye kadar geri verilmez. İlgililer, bu defterlerin suç delili olmaması şartıyla, her zaman bu tutanakları imzalayarak defter ve vesikaları geri alabilirler.)

2- Defter ve Belgelere İlişkin Yükümlülükler

  1. VUK 172 nci maddesine göre; defter tutmak zorunda olan mükellefler, aynı Kanuna göre

tutmak zorunda oldukları defterlerden tasdike tabi olanları zamanında tasdik ettirmek, tuttukları defterleri ve bunların dayanağını oluşturan belgeleri usulüne uygun bir şekilde tutmak ve ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmek zorundadırlar.

b. VUK 256 ncı maddesine göre; mükellefler muhafaza etmek zorunda oldukları her türlü defter, belge ve karneler ile vermek zorunda bulundukları bilgilere ilişkin server, usb bellek, taşınabilir harici bellek ve benzeri ortamlardaki kayıtlarını ve bu kayıtlara erişim veya kayıtları okunabilir hale getirmek için gerekli tüm bilgi ve şifreleri, muhafaza süresi içerisinde yetkili makam ve memurların talebi üzerine ibraz ve inceleme için arz etmek zorundadırlar. (Vergi kanunlarına göre tutulan veya düzenlenen ve saklanma ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler, tahrif edenler veya gizleyenler - varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit olduğu halde, inceleme sırasında vergi incelemesine yetkili olanlara defter belgelerin ibraz edilmemesi gizleme demektir – hakkında V.U.K.’un 359’uncu maddesinde yer alan cezalar uygulanır)

3- Beyan ve Ödemeye İlişkin Yükümlülükler

Mükellefler vergi matrahını doğru beyan etmek ve ödenmesi gereken vergileri vadesinde ödemek zorundadırlar.

                Önceki yazımızda belirtilen mükellef haklarının kullanılabilmesi için bu yazımız konusu yükümlülüklerin de yerine getirilmiş olması şarttır. Hiçbir hak tek taraflı değildir. Yükümlülüklerini doğru olarak yerine getirmiş olan bir mükellefin hele hele haklarını da bildikten ve kullandıktan sonra mali mevzuat konusunda korkacağı hiçbir şey yoktur.

 

Cevdet Akçakoca

Yeminli Mali Müşavir

Bağımsız Denetçi