Yeni Sosyal Güvenlik Sistemi taslağı ile ilgili bir çalışma.

Bursa, 26.Aralık.2007

 

Yeni Sosyal Güvenlik Sistemi taslağı ile ilgili bir çalışma.  

 

1. Sosyal güvenlik sistemi nedir?

İnsanlar hayatlarının bazı dönemlerinde sosyal-ekonomik nedenlerle ya da yaşlanma, sakatlanma gibi fiziksel nedenlerle geçici veya sürekli bir şekilde gelirlerini kaybedebilir ya da hastalanabilirler. İşte böyle zamanlar için sosyal güvenlik sistemleri kurulur. Bunların  temel amacı böyle zor dönemlerde insanları yoksulluk ve yoksunluk riskine karşı korumaktır.

2. Ülkemizde mevcut sosyal güvenlik kurumları ne zaman kuruldu?

Ülkemizde sosyal sigortalara ilişkin ilk kısmi düzenlemeler 1860’lı yıllara kadar gitmektedir. Tüm çalışanlara yönelik olarak ise, ilk defa 1946 yılında  Sosyal Sigortalar Kurumu’nun temelleri atılmıştır. 1949 yılında memurlar için Emekli Sandığı, 1964 yılında Sosyal Sigortalar Kanunu ve en son 1971 de ise Bağ-Kur kurulmuştur.

3. Bu kurumlar neden açık veriyor?

Sosyal güvenlik kurumlarımızın gelirlerinin giderlerini karşılayamamasının dolayısıyla bütçelerinin açık vermesinin bir çok nedeni vardır. Ama en önemli neden erken emekliliktir

Kamu bütçesinden sosyal güvenlik kurumlarının açıklarını kapatmak için söz konusu kurumlara yapılan transferlerin milli gelir içindeki payı % 4.8’e ulaşmıştır.

Ülkemizde sosyal güvenlik kurumlarının 2005 yılındaki toplam harcamalarının milli gelire oranı % 12.1  gibi yüksek bir düzeyde olmuştur.Kendi hesabına çalışanlar, ücretsiz aile işçileri ve yevmiyeli çalışanlar arasında yoksulluk riski, işsizlerden daha yüksektir. 2005 verilerine göre bu üç kesimde çalışanların %76’sı kayıt dışındadır

 

4.  Yeni yasayla  emeklilik yaşı yükselecek mi?

2035 yılına kadar emeklilik yaşı değiştirilmeyecektir. 2036 yılından itibaren emeklilik yaşlarında hayatta kalma beklentisindeki artışa paralel, kademeli bir artış gerçekleşecektir.

‘(Aşağıdaki Yaşlılık aylığından faydalanma konulu 38.maddeye bakınız.)

Yani halen çalışan sigortalıların emeklilik yaşı yükselmeyeceği gibi, yasanın yürürlüğe girmesinden sonra, ancak 2035 yılından itibaren emekli olacaklar için emeklilik yaşı yükselmiş olacaktır.

5. Sisteme 2008 yılından itibaren yeni girenler için ne değişecek?

İlk defa 2008 yılından itibaren sigortalı olacaklar için emeklilik yaşı halen geçerli olan kadın için 58, erkek için 60 yaş olarak uygulanacaktır.

Sadece SSK kapsamındaki kişiler için 7000 gün olan prim ödeme gün sayısı 20 yıl içinde her yıl 100’er gün artırılarak 9000 güne çıkacaktır. Ancak, kısmi emeklilik nedeniyle kişilerin 5400 gün üzerinden de emekli olması alternatifi bulunmaktadır.

6. SSK’lılar için 2008 yılında ilk defa sigortalı olanlar artık 9000 gün prim ödemek zorunda olacak. 9000 gün işçiler için fazla değil mi?

Halen Emekli Sandığı ile Bağ-Kur’da emekli olabilmek için 25 yıl, yani 9000 gün prim ödenmesi gerekmektedir. Sadece SSK’da bu süre 7000 gün, yani 19 yıldan biraz fazladır. Böylece eşitlik olacaktır.

Yani 2030’lu yılların Türkiye’sinde yaşayan ve o yılların çalışma koşullarındaki sigortalılar bu değişiklikten etkilenecektir

7.  Genel Sağlık Sigortası nedir? Mevcut sistemden farkları nelerdir?

Reformun getireceği bir diğer önemli yenilik, bütün vatandaşların yanı sıra Türkiye’de bir yıldan daha uzun süre yaşayanlar, vatansızlar ve sığınmacıları da kapsayan bir Genel Sağlık Sigortası’nın kurulmasıdır. Genel Sağlık Sigortası uygulaması ile birlikte vatandaşlar arasında sağlık hizmetine erişim ve kullanım konusundaki ayrımcılığın sona ermesi, herkese eşit kapsam ve kalitede sağlık hizmeti sunulması amaçlanmaktadır

8.  Sağlık hizmetlerinin paralı olacağı doğru mu?

Genel Sağlık Sigortası ile birlikte sağlık hizmetlerinin paralı olacağı doğru değil. Tüm vatandaşlar Genel Sağlık Sigortası kapsamında sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak faydalanacaktır. Ancak, bugün olduğu gibi ayaktan tedavide kullanılan ilaç ve protezlerde %10 ila %20 arasında katkı payı alınacaktır. Genel Sağlık Sigortası ile katılım payı alınacak yeni bir unsur getirilmemektedir.

9.  Hastanın sağlık kurumunu seçme hakkı olacak mı?

Sosyal güvenlik kurumu ister kamu isterse özel olsun gerekli kriterleri taşıyan bütün hastaneler ve sağlık kuruluşlarıyla sözleşme imzalayacaktır. Sigortalılar öncelikle birinci basamak sağlık kuruluşlarına müracaat ederek sevk almak suretiyle anlaşmalı sağlık kuruluşlarından dilediğine gidebilecektir.

10  Bu anlaşmalı sağlık kuruluşlarına özel hastaneler de dahil olacak mı?

Gerekli koşulları taşıyan özel sağlık kuruluşlarıyla da sözleşme imzalanacaktır. Sözleşme yapılan hastaneler arasından kişi hangisine gitmek isterse ona gidebilecektir

11.  Şu anda SSK’lı olan bir kişi üç kurum birleşince hangi kuruma tabi olacaktır?

Üç kurum birleştirildikten sonra ister kamuda ister özel sektörde çalışsın, çalışma statüsüne bakılmaksızın tüm vatandaşlar yeni sosyal güvenlik kurumuna tabi olacaklardır.

12.  Yeni yasal düzenlemeler işverene işçi sayısını azaltmasını gerektirecek yeni sorumluluklar getirecek mi?

Yeni yasa ile gerek sigortalılar, gerekse işverenlere yeni prim yükümlülüğü getirilmemektedir.

13.  Devletin primlere katkısı olacak mı?

Reform ile tasarlanan önemli değişikliklerden biri de, sosyal devlet anlayışına uygun olarak, yeni sistemde devletin emeklilik sigortasına % 5, Genel Sağlık Sigortasına ise % 3 oranında katkıda bulunmasıdır. Ayrıca Genel Sağlık Sigortası kapsamında, prim ödeme gücü olmayan vatandaşların primleri de Devlet tarafından ödenecektir.

14.Sigortalı sayılanlar

Kanun madde 4- Bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından;

a) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar,

b) Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan;

1) Esnaf ve sanatkârlar,

2) Ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar,

3) Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulan meslek kuruluşlarına usûlüne uygun olarak kayıtlı olanlar,

4) Anonim şirketlerin kurucu ortakları ve yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları,

5) Tarımsal faaliyette bulunanlar,

c) Kamu idarelerinde;

1) Kadrolu olarak çalışanlar,

2) (a) ve (b) bentlerine göre sigortalı olmayı gerektirmeyecek şekilde sözleşmeli olarak çalışanlar ile, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86 ncı maddesi uyarınca açıktan vekil atananlar, sigortalı sayılırlar.

 

 

 

Sigortalılığın başlangıcı

Madde 7- Sigorta hak ve yükümlülükleri, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalı sayılanlar için çalışmaya başladıkları tarihten; (b) bendine göre sigortalı sayılanlardan gelir vergisi mükellefi olanların gelir vergisi mükellefiyetinin başladığı tarihten; şirket ortaklarının şirket ortaklıklarının tescil edildiği tarihten; gelir vergisinden muaf olanların ise esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı olmaları gereken tarihten; tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için çalışmaya başladıkları tarihten; köy ve mahalle muhtarları için seçildikleri tarihten; (c) bendine göre sigortalı sayılanlar için göreve başladıkları tarihten itibaren başlar.

 

Sigortalılığın sona ermesi

Madde 9- Kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık;

a) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların hizmet akdinin sona erdiği veya öldüğü tarihten,

b) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların;

1) Gelir vergisi mükellefi olanlar için, mükellefiyetlerini gerektiren faaliyetlerine son verdikleri,

2) Gelir vergisinden muaf olanlar için, esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek kuruluşlarındaki üye kayıtlarının silindiği,

3) Şirket ve donatma iştiraki ortağı olanlar için, tabi oldukları mevzuata göre şirketle ve donatma iştiraki ile ilgilerinin kesildiği,

4) Şirket ortağı olanlar için, şirketin iflasına veya tasfiyesine karar verildiği,

5) Tarımda kendi nam ve hesabına çalışanlar için tarımsal faaliyetlerinin sona erdiği

6) Öldüğü tarihten,

c) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılardan görevden ayrılanların veya ölenlerin, primlerinin ait olduğu ayı takip eden aybaşından,

d) 5 inci madde gereği bazı sigorta kollarına tabi tutulanların, kısmen sigortalı sayılmalarını gerektiren halin sona erdiği tarihten,

itibaren sona erer.

 

Yaşlılık aylığından yararlanma şartları

Madde 38- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa sigortalı olanlar;

a) Kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş olmaları ve en az 9000 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmaları şartıyla yaşlılık aylığından yararlanabilirler.

b) Yaşlılık aylığından faydalanmak için (a) bendinde belirtilen yaş şartı,

1) 1/1/2036–31/12/2037 tarihleri arasında kadın ise 59, erkek ise 61,

2) 1/1/2038–31/12/2039 tarihleri arasında kadın ise 60, erkek ise 62,

3) 1/1/2040–31/12/2041 tarihleri arasında kadın ise 61, erkek ise 63,

4) 1/1/2042–31/12/2043 tarihleri arasında kadın ise 62, erkek ise 64,

5) 1/1/2044–31/12/2045 tarihleri arasında kadın ise 63, erkek ise 65,

6) 1/1/2046–31/12/2047 tarihleri arasında kadın ise 64, erkek ise 65,

7) 1/1/2048–31/12/2056 tarihleri arasında kadın ve erkek 65,

8) 1/1/2057–31/12/2065 tarihleri arasında kadın ve erkek 66,

9) 1/1/2066–31/12/2074 tarihleri arasında kadın ve erkek 67,

10) 1/1/2075 tarihinden itibaren ise kadın ve erkek 68,

yaşını doldurmuş olmak şeklinde uygulanır.

 

Sigortalılar 5400 gün prim ödemek ve birinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde yer alan yaş hadlerine üç yıl eklenmek şartıyla da yaşlılık aylığından yararlanabilirler.

 

Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce 31 inci maddenin ikinci fıkrasına göre malûl sayılmayı gerektirecek derecede hastalık veya arızası bulunan ve bu nedenle malûllük aylığından yararlanamayan sigortalılara en az onbeş yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 4000 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla yaşlılık aylığı bağlanır

 

Yaşlılık aylığının kesilmesi veya sosyal güvenlik destek primi ödenmesi

Madde 41- Yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı olarak yeniden çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıkları, yazılı talepleri aranmaksızın çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başında kesilir. Yaşlılık aylıkları kesilenlerden yeniden çalıştıkları süre zarfında 110 uncu maddeye göre belirlenen prime esas kazançları üzerinden 111 inci madde gereğince kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına ait prim alınır. Bu Kanuna tabi çalışmaya başlaması nedeniyle yaşlılık aylıkları kesilenlerden, işten ayrılarak veya işyerini kapatarak yeniden yaşlılık aylığı bağlanması için yazılı istekte bulunan sigortalıya, yazılı istek tarihini takip eden ödeme dönemi başından itibaren yeniden yaşlılık aylığı hesaplanarak bağlanır. Bu durumda olanların yeniden hesaplanan yaşlılık aylığı, 78 inci maddeye göre yeni talep tarihine kadar yükseltilen eski aylıklarının altında olamaz.

 

Yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı olarak yeniden çalışmaya başlayanlardan aylıklarının kesilmemesi için yazılı istekte bulunanların yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam edilir. Bunlardan 110 uncu maddeye göre tespit edilen prime esas kazançlar üzerinden 111 inci maddenin (e) bendi gereğince sosyal güvenlik destek primi alınır. Sosyal güvenlik destek primi ödenmiş süreler bu Kanuna göre malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim ödeme gün sayısına ilave edilmez. 42 nci ve 49 uncu madde hükümlerine göre toptan ödeme yapılmaz.

 

Birinci fıkraya göre yaşlılık aylığı kesilenler, çalıştıkları süre içinde ikinci fıkra hükümlerinin uygulanmasını; ikinci fıkraya göre yaşlılık aylığı kesilmeden çalışanlar ise çalıştıkları süre içinde haklarında birinci fıkra hükümlerinin uygulanmasını isteyebilirler. Bu durumda yazılı talep tarihini takip eden ödeme dönemi başından itibaren talep ettikleri birinci veya ikinci fıkra hükümleri uygulanır

 

Fiilî hizmet süresi zammı

Madde 54- Aşağıda belirtilen görevlerde ve işyerlerinde çalışan sigortalıların, bu görevlerinde fiilen çalışmak suretiyle geçen hizmet sürelerine, bu sürelerin her 360 günü için karşılarında gösterilen prim gün sayıları, fiilî hizmet süresi zammı olarak eklenir. Bu görevlerde ve işyerlerinde geçen 360 günden eksik sürelere ait fiilî hizmet süresi zammı, 360 gün için eklenen fiilî hizmet süresi ile orantılı olarak belirlenir.

 

Bu konu ile ilgili bir taslakta bir tablo varsa da her gün değişmekte olduğundan burada verilmemiştir.

 

Günlük kazanç sınırları

Madde 112- Bu Kanun gereğince alınacak prim ve verilecek ödeneklerin hesabına esas tutulan günlük kazancın alt sınırı, asgarî ücretin otuzda biri, üst sınırı ise günlük kazanç alt sınırının 6,5 katıdır. Bu suretle bulunacak günlük kazançların yarım Yeni Kuruş ve üzerindeki değerleri bir Yeni Kuruşa tamamlanır, yarım Yeni Kuruşun altındaki değerler ise dikkate alınmaz

 

Prime esas kazançlar

Madde 110- Kısa ve uzun vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortasına tabi olanlar bakımından prime esas kazanç için, ücret veya ödenek almak suretiyle çalışanların o ay için hak ettikleri ücretlerle ücret dışında kalan her türlü ödeme, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan sigortalılara yapılan ödemelerin brüt toplamı esas alınır. Ancak, ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, kıdem, ihbar ve kasa tazminatları, aynî yardımlar ve Bakanlıkça miktarları yıllar itibarıyla belirlenecek, yemek, çocuk ve aile zamları, prime esas kazancın hesabında ücretlerin aylık tutarına dahil edilmez. Bunların dışında her ne ad altında ödeme yapılırsa yapılsın tüm ödemeler prime tabi tutulur.

4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların aylık prime esas kazançları, 112 nci maddeye göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın otuz katıdır. Bu sigortalılar tarafından her takvim yılı başında aylık prime esas kazanç beyan edilir. Ancak takvim yılı içerisinde beyan edilen kazançta bir değişiklik olması durumunda sigortalının yeniden beyan ettiği kazanç üzerinden hesaplanan prim takvim yılı sonuna kadar tahsil edilir.

 

4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olan kişi, aynı zamanda işveren ise beyan edeceği asgarî kazancı çalıştırdığı sigortalıların kazancının en yükseğinden az olamaz.

 

YANİ ANONİM VEYA LİMİTED ŞİRKET ORTAKLARI , YÖNETİM KURULU ÜYELERİ VE BENZERLERİ İLE İŞVERENLER, BİR KAÇ ŞİRKETTE GÖREVLİ OLSALAR DA ÖDEYECEKLERİ PRİM ASGARİ ÜCRETİN 6,5 KATINA GÖRE HESAPLANAN SİGORTA TAVANINA AİT SİGORTA PRİMİ KADAR OLACAKTIR.

BU KONUDA YAPILAN BİR TAKIM DEDİKODULAR DEDİKODUDUR.

MUHAKKAK Kİ BİRDEN FAZLA YÖNETİM KURULU ÜYELİĞİ VEYA BİRDEN FAZLA İŞVERENDEN ÜCRET ALANLAR İÇİN YÖNETMELİKLERLE ÇÖZÜM GETİRİLECEKTİR.

YASA BUNUN ALT YAPISINI YAPMIŞTIR.

 

Prim oranları

Madde 111- Bu Kanun gereğince alınacak sigorta prim oranları aşağıdaki gibidir:

a) Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı, sigortalının prime esas kazancının % 20''sidir. Bunun % 9''u sigortalı hissesi, % 11''i işveren hissesidir. Bu prime Devlet ayrıca % 5 oranında katkı yapar. Devlet katkısı Kurumun ay itibarıyla tahsil ettiği malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları priminin dörtte biridir. Devlet katkısının ödenmesine ilişkin usûl ve esaslar ilgili malî yıl bütçe kanunları uyarınca belirlenir.

b) Bu Kanunda belirtilen fiilî hizmet zammı uygulanan işlerde çalışan sigortalılar için uygulanacak malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı, (a) bendinde belirtilen % 20 oranının, her yıl için 54 üncü maddeye göre eklenen fiilî hizmet gün sayısının 360’a bölümü sonucu bulunacak oranda artırılması suretiyle belirlenir. Artırılan bu primin üçte biri sigortalı, üçte ikisi ise işveren hissesidir

c) Kısa vadeli sigorta kolları prim oranı, yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre %1 ilâ % 6,5 oranları arasında olmak üzere, 113 üncü maddeye göre Kurumca belirlenir. 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında olanlar için prim oranı üst sınırı % 6’dır. Bu primin tamamını işveren ve 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında ola