Bursa, 11.Şubat.2009
KRİZ TEDBİRLERİ ALINDI MI, ALINIYOR MU?
Geçen haftaki yazımın başlığı “Yeter, tedbirler 10 günde daha alınmazsa!” idi. Tam bir ültimatom yazısı gibi idi değil mi, sayın okurlar.
Yazının muhatabını belirtmemiştim ama anlayan anlamıştır diye üşünüyordum ki, yazı hedefine varmış mı bunu anlamak için tepki gösterenlerin beni telefonla veya mektup, e posta veya bizzat ziyaret ederek araması gerekli idi değil mi?
Evet , yazım hedefine varmış, hatta tam onikiden vurmuş ama muhatap olarak özel sektör kendini kabul etmiş. Bir çok sanayici ve tüccar arkadaşım tepkilerini dile getirdiler, yazar çizer ve sanayici takımından ise Sevgili dostum Yalçın Aras düşüncelerini dile getirdi ama her halde onlar da yazımı yanlış değerlendirmişler.
(Tabii ki ben kendimin yanlış yazdığımı kabul edemem, muhakkak ki yanlış anlaşılmışım, veya muhataplarım yanlış değerlendirmişler diyeceğim)
Bir çoğu, acaba kafana bir şeyler mi düştü, yoksa kulvar mı değiştiriyorsun dediler. Meğer, ben bugünlere kadar, arayanlar, soranlar , konuşanlardan sonra ve bukadar senelik köşe yazarlığı geçmişimle kendimi yazılarımdan dolayı kıymetli bir yazar sayıyormuşum, oysa bu okurlarım beni AKP yandaşı sayıyorlarmış da yeni haberim oldu. Tabii buna içimden vah vah vaaah dedim.
Hadi hadi, dediler sen de artık bizim tarafa geçtin.
Artık sen de demek ki muhalefet oldun dediler bana.
Ama yemin ederim ki ben böyle bir şey yapmadım.
Her zaman doğru söylediğimi zannediyordum, geçen haftaki yazımda da doğruyu söyledim.
Artık, sanayicinin ve reel sektörün gücünün sonuna geldiğini ancak işte böyle 10 gün gibi kesin bir süre ileri sürerek dile getirmek istedim.
Yoksa ne kulvar değiştirdim, ne de başıma herhangi bir şey düştü. Yalnız geçen gün yağmurda şapkasız dolaştım, başıma kış sonu, yalancı bahar yağmurları düştü. İşte olay böyle.
Şaka bir tarafa,
Şubat sonu geliyor ve tedbirlerin çok acele hayata geçmesi gerekiyor.
1.İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TASARISI adında bir tasarı bugünlerde internette yayınlandı. Bu tasarı toplam 30 madde ama 30 a-4 sayfası büyüklüğünde , çok kapsamlı tedbirleri içeriyor. İnşallah gecikmeden çıkar.
2. Bazı varlıkların ekonomiye kazandırılması hakkındaki kanun gereğince mükelleflerin yurtdışındaki varlık ve gayrimenkullerini ve yurt içindeki bu tip varlıklarının beyan edilmesi için Maliye epey gayret gösteriyor.
Sayın okuyucularım dikkat ederlerse VARLIK BARIŞI konusunda bugüne kadar herhangi bir yazı yazmadım. Maliyenin tavrı burada önemli. Bir zamanların Nereden Buldun – Zekeriya Temizel yasasından sonraki tavır gibi bir tavır takınılırsa bu yasa da maalesef hiç işe yaramayacaktır. Maliye yetkililerinin bu yasa ile ilgili olarak tam bir güvence vermesi, bu yasayı tanıtan maliyecilerin ise yine tam doğru ve dik bir şekilde şunlar şunlar şunlar olacak ve bu yasadan yararlanan kimseler , kesinlikle bir daha incelenmeyeceklerdir demesi gerekir. Şartları net ve kesin olarak düzenlemeli ve açıklamalıdırlar, yoksa bu yasa da bekleneni getirmeyecek, kangren olan bu konu ileride de devam edecek bir çözümsüzlüktür.
3. Merkez Bankası gerekirse faizi birkaç puan daha indirerek sevgili bankacılarımıza biraz daha fon temin etmelidir.
4. Ancaaak, sevgili(!) bankacılarımızın da artık piyasaya hakikaten ve sahiden de katkıda bulunmaları şarttır. Bu krizde dik duran bankalar, müşterisini koruyan kollayan bankalar ileride daha fazla müşteri temin edecekler. 1994 ve 2001 krizlerindeki gibi müşterisinin kredisini geri çağıran, yeni kredi vermeyen bankalar, ne kadar büyük olursa olsun, ne kadar çooook yabancı sermayeli, dünya bankası olurlarsa olsunlar kaybetmeye mahkumdurlar.
5. Sonuncu olarak , reel sektör, sevgili sanayiciler, tüccarlar, kobiler, bakkal çakkal takımı ve işadamları, lütfen yedekte de olsa eğer paranız kaldıysa veya varsa, lütfen ama lütfen, iflas ertelemesi, TTK 711 veya şirketteki hissem oranında sorumluyum gibi fikirlerden vazgeçerek piyasayı canlandırmak üzere ödemelerinizi yapın. Bu krizin en iyi ilacı yine sizlersiniz.
6. Aslında ilk olarak belirtmek gerekeni en sona bırakıyorum. (Bugüne kadar başa yazdık ta ne oldu diyerek. )
Değerli maliye yetkilileri, bakın sevgili maliye bakanımız tedavi için ABD ye gitti. Yerine kim bakıyorsa , krizde devlet harcamalarının artırılması gerektiğini hatırlayın, krizdeki tipik Türk Maliyecisi tutumundan vazgeçin de hemen önce devletin piyasaya borçlarını ödeyin ve daha sonra da bütçe harcamalarını artırın.
Korkmayın, enflasyon olmaz ve inanın piyasaya verdiğinizden daha fazla gelir elde edeceksiniz. Çünkü ekonominin çarklarını döndürmüş olacaksınız.
Yeminli Mali Müşavir
Cevdet Akçakoca