Bursa,25.09.2003
MALİYET BEDELİ ARTIRIMI-İŞLETME DEFTERİ İLİŞKİSİ
Gelir vergisi kanununun 38.inci maddesi Maliyet Bedeli artırımını düzenler.
Bu maddeye göre; mükelleflerin en az iki tam yıl süre ile işletmelerinde kayıtlı bulunan gayrimenkul, iştirak hisseleri ve amortismana tabi diğer iktisadi kıymetleri elden çıkarmaları halinde, bunların maliyet bedeli elden çıkarıldıkları ay hariç olmak üzere D.İ.E. tarafından belirlenen toptan eşya fiyat endeksindeki artış oranında artırılarak kazancın tesbitinde dikkate alınır.
Bu açıklama, Gelir vergisi kanununun 39.uncu maddesi gereğince işletme hesabı esasına göre ticari kazancın tesbiti için de geçerlidir.
Kanun bu şekilde maliyet bedeli artırımının işletme hesabı esasına göre defter tutanlar için de geçerli olduğunu açıklamasına rağmen, tatbikatta bir takım tereddütler bulunmakta idi.
Bu tereddütler üzerine yapılan müracaatlar dikkate alınarak Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü 24/07/2003 tarih ve B.07.0.Gel.0.40/4041-76-32273 sayılı özelgesi ile tatbikatın nasıl olacağını da açıklamıştır. Sonuç olarak, işletme hesabı esasına göre defter tutanlar da maliyet bedeli artırımı tatbik edecek ve iktisadi kıymet satışından bu şekilde hesaplanacak maliyet bedeli artırımını kâr olarak değil, fon olarak kaydedebileceklerdir. Söz konusu özelge aynen aşağıdadır.
“ 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 38’inci maddesinde yer alan maliyet bedeli artırımının, işletme hesabına göre defter tutan mükellefler tarafından ne şekilde kayıt altına alınacağı, işletme hesap özetinde ve gelir vergisi beyannamesinde ne şekilde gösterileceği hususlarında tereddüde düşüldüğü anlaşılmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 38’inci maddesinin 3’üncü fıkrasında mükelleflerin iktisap tarihinden itibaren en az iki tam yıl süreyle işletmelerinde kayıtlı bulunan gayrimenkul iştirak hisseleri ve amortismana tabi diğer iktisadi kıymetlerini elden çıkarmaları halinde, bu iktisadi kıymetlerin maliyet bedelini bunların elden çıkarıldıkları ay hariç olmak üzere Devlet İstatistik Enstitüsünce belirlenen toptan eşya fiyat endeksindeki artış oranında artırarak kazançlarının tespitinde dikkate alabilecekleri hükmüne yer verilmiş, bu hükmün 39’uncu madde gereğince işletme hesabı esasına göre ticari kazancın tespitinde de uygulanacağı belirtilmiştir.
Bu madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, işletme hesabına göre defter tutan mükelleflerin de maliyet bedeli artırımı uygulamasından yararlanabilecekleri tabiidir.
Gelir Vergisi Kanununun 38’inci maddesi hükmü bir istisna uygulaması olmayıp, bu hüküm, mükelleflere diledikleri takdirde, gayrimenkul, iştirak hisseleri ve amortismana tabi diğer iktisadi kıymetleri elden çıkarmaları halinde, maliyet bedelini bunların elden çıkarıldıkları ay hariç olmak üzere Devlet İstatistik Enstitüsünce belirlenen toptan eşya fiyat endeksindeki artış oranında artırmak suretiyle, vergilendirilecek satış kazancını belirleme imkanı tanımaktadır.
Anılan madde hükmü ile mükelleflerin enflasyondan kaynaklanan fiktif kazançlarının vergilenmemesi amaçlanmış olup, bu hükmün zarar artırıcı bir işlevi bulunmamaktadır. Bu nedenle gayrimenkul, iştirak hisseleri ve amortismana tabi diğer iktisadi kıymetlerinin maliyet bedelinin artırılması uygulamasından zarar doğması halinde, bu zarar vergilendirilecek kazancın tespitinde dikkate alınmayacak olup, satış kârı sıfır olarak kabul edilecektir.
Yukarıdaki hususlar, mükelleflerin defter ve muhasebe kayıtlarında gösterilecek olup, bu işlemlerin Gelir Vergisi beyannamesinde gösterilmesi söz konusu değildir.
Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.”
Şeklinde ayrıntılı bir özelge yayımlanmıştır.
YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR
CEVDET AKÇAKOCA