02.08.2005
VEFA VE VEFAT
2001 yılının 21 Ekim günü aldığım bir haberle sarsıldım. Değerli Yeminli Mali Müşavir ağabeylerimden biri ani bir kalp krizi sonucu vefat etmişti. Bizim için tam bir şok oldu. Rahmetli bizim ve büro elemanlarımız için tam bir ağabey. Hatta baba idi.
Her türlü vergisel işlemlerini tüm arkadaşlarım canı gönülden yardım ederek çalışarak yerine getirdiler. Yalnız kalan eşinin teşekkürleri bizim için en büyük ödüldü. Vefat eden birinin arkasından kalanları yalnız bırakmamak bizim için bir görevdi.
Aradan yıllar geçti. Bir gün kapı çalındı. Baktım. Rahmetlinin eşi. Kendisi hasta ve iki gözü, iki çeşme. Elinde bir vergi ihbarnamesi. Rahmetli, Geçici vergi beyannamesi vermediği için dosyası takdir komisyonuna sevk edilmiş. Bir geçici vergi ve ceza tespit edilmiş. Ya bu parayı ödeyeceksin veya uzlaşmaya girerek ödeyeceksin deniyor. O tarihte vefat 21.10.2001, yıllık beyanname 28.12.2001 de verilmiş.
Gelir Vergisi Kanununun 217 sayılı tebliğinin 59. maddesi aynen şöyledir.
59. Geçici vergi beyannamesinin süresinden önce aynı dönemi içeren gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi halinde, bu dönem için ayrıca geçici vergi beyannamesi verilmeyecektir.
Ayrıca Vergi Usul Kanununun 372. maddesi de aşağıdaki gibidir.
Madde 372- Ölüm halinde vergi cezası düşer.
İlgili maddeleri vergi dairesine hatırlattık, derhal durum düzeltildi. Kendilerine o gönlü yaralı eş için teşekkür ediyorum.
Ancak, son zamanlarda direkt vergileri toplayamayan vergi idaresi vergi toplama adına fazla ABARTILI işler yapıyor. Geçmişe dönük ihbarnameler, mükelleflerin veya böyle geride kalanların canını yakıyor.
Vergi idaresinin böyle ihbarnameleri daha dikkatle hazırlamasını diliyor ve denetim sisteminin geriye dönük değil, günlük ve ileriye dönük hale geleceği günleri bekliyorum.
Yeminli Mali Müşavir
Cevdet Akçakoca