VERİLEN BURSLAR VERGİDEN DÜŞER Mİ?

Bursa, 8.Eylül.2011
 
VERİLEN BURSLAR VERGİDEN DÜŞER Mİ?
 
 
Yine her yıl olduğu gibi okulların açılma zamanı geldi. İlkokuldan üniversiteye kadar bütün okullar eğitim ve öğretime başlayacak, cıvıl cıvıl öğrenciler ülkenin geleceği için öğrenecekler, çalışacaklar, bizler de evlatlarımızla iftihar edeceğiz. Ülkemizde, zenginleşme, gelir dağılımında iyileşme, dünyaya açılma ile birlikte Somali gibi dünyanın fakir ülkelerine yardımlarda bulunmaya, her türlü afette bütün dünya ülkelerine yardım etmeye başladık.
 
Ancak, kendi ülkemizde, firma ve şirketler de  cıvıl cıvıl öğrencilerimiz için  burs, tahsil ve tatbikat ödemeleri gibi konularda yardım yapmalı diye benim gibi herkes düşünmektedir. Ancak, ticaret şirketleri böyle bir yardım yaparken bu yardımların gider kabul edilmesini ve ödeyecekleri vergiyi azaltmasının gerekli olduğunu düşünmektedirler.
 
Burs ve tahsil yardımlarında ise kazın ayağı öyle değildir. Her isteyen, her istediğine burs veremez, tahsil ve tatbikat yardımı yapamaz. Bunların şartları vardır.
 
Türkiye’de tahsilde bulunan öğrenciye iaşe, ibate ve tahsil gideri olarak ödenen paralar ile öğrencilere tatbikat dolayısıyla öğretim müesseseleri veya tahsil masraflarını ödeyenlerin hangi şartlarla bunları vergiden istisna edebileceği konusunda Gelir İdaresi başkanlığı tarafından hazırlanmış detaylı bir yazı bulunmaktadır. Yazı aynen aşağıdaki gibidir.
 
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
 
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.l6.01/GVK-28/15589 /
 
Konu : Üniversite öğrencilerine verilecek bursların kurum kazancının tespitinde
 
gider olarak indirilip indirilemeyeceği hk.
 
İlgi : ….10.2008 tarihli dilekçeniz.
 
İlgide kayıtlı dilekçenizde, ..Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün .. vergi kimlik numarasında kayıtlı kurumlar vergisi mükellefi olduğunuzu, şirketiniz tarafından üniversite de eğitimi görmekte olan öğrencilere öğrenim bursu vermek istediğini belirterek, söz konusu burs miktarının gelir vergisi ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak indirilip indirilemeyeceği hususunu sormaktasınız.
 
A) Gelir Vergisi Yönünden;
 
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesinde, “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
 
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez….”hükmü yer almış; 62. maddesinde ise, iş verenlerin, hizmet erbabını işe alan, emir ve talimatları dahilinde çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler olduğu belirtilmiştir.
 
Öte yandan, aynı Kanunun “Vergi Tevkifatı” başlıklı 94. maddesinde, “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilânço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dâhil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” denilmiş olup; (1) no.lu bendinde ise, hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61. maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104. maddelere göre, yapılan ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.
 
Diğer taraftan, aynı Kanunun 28/2. maddesinde ise, tahsil ve tatbikat giderleri karşılığı olarak resmî ve özel müesseselere ve şahıslar hesabına Türkiye’de tahsilde bulunan öğrenciye iaşe, ibate ve tahsil gideri olarak ödenen paraların gelir vergisinden istisna edildiği hükmü yer almıştır.
 
Bu hükme göre, şirketiniz tarafından üniversite eğitimi görmekte olan öğrencilere yapılacak burs ödemelerinin;
 
a) Öğrencilerin Türkiye’de tahsilde bulunması,
 
b) Yapılan ödemenin yeme ve yatma giderleri ile tahsil giderlerinin karşılanması amacına yönelik bulunması,
 
c) Ödemenin münhasıran öğrencilere yapılması,
 
d) Şirketiniz ile öğrenciler arasında işçi-işveren (hizmet) ilişkisinin bulunmaması,
 
halinde, gelir vergisinden istisna tutulması gerekmektedir.
 
B) Kurumlar Vergisi Yönünden;
 
21/06/2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 6. maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
 
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin 1. bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespit edilmesinde gider olarak yazılabileceği hükmü yer almış; aynı Kanunun 28. maddesinde ise, tahsil ve tatbikat giderleri karşılığı olarak resmî ve özel müesseselere ve şahıslar hesabına Türkiye’de tahsilde bulunan öğrenciye iaşe, ibate ve tahsil gideri olarak ödenen paralar ile öğrencilere tatbikat dolayısıyla öğretim müesseseleri veya tahsil masrafları deruhte edenler tarafından verilen paraların gelir vergisinden istisna edildiği belirtilmiştir.
 
Buna göre, verilecek bursların,
 
a) İşle ilgili olması,
 
b) Burs verilen kişilerin okulu bitirdikten sonra işletmede hizmet yükümlülükleri nedeniyle çalışacaklarını gösteren bir sözleşme düzenlenmesi ve durumun herhangi bir inceleme anında denetim elemanına ispatlanması,
 
c) Burs verilecek kişilerin, Türkiye’nin her tarafında eğitim gören öğrencilerin katılabileceği bir yarışma sınavı sonunda başarılı olması,
 
d) Verilecek burs miktarının işin önemi ve genişliği ile orantılı olması,
 
halinde kurum kazancının tespitinde gider olarak hasılattan indirilebilecektir.
 
Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
Grup Müdür V.
 
 
 
Bu yazıyı bir firma ve müşavir gözü ile incelediğimizde,
 
a.       Firmaların burs adı altında yapacağı ödemeler gider kabul edilemez. Gider kabul edilmesi için, burs verilecek kişinin Türkiye çapında yarışma ile tesbit edilmesi, firmada okul bitince çalışacağı konusunda taahhütte bulunması, firmanın iştigal konusundaki bir okulda okuması ve verilen burstan stopaj yapılması halinde gider kabul edilebilecektir.
 
b.       Öğrenciye, iaşe ve ibate ile  tahsil ve tatbikat ödemesi diye verilen paralar ise gider kabul edilebilir.
 
Türkiye''de tahsilde bulunan öğrenciye, iaşe, ibate ve tahsil gideri olarak ödenen paraların gelir vergisinden istisnasından bu öğrencilerin resmi ve özel müesseseler ve  şahıslar namına okuyup okumadıklarına bakılmayacaktır.
 
Bir ifadeye göre İstisna hükmü mutlak olduğu için herhangi bir öğrenciye ister burs ücreti şeklinde olsun, ister yatılı bir okulda okuma masrafı karşılığı bulunsun bir öğrencinin tahsilini temine okuma masrafı karşılığı bulunsun bir öğrencinin tahsilini temine yarayacak surette yapılan bütün ödemeler vergiye tabi tutulmayacaktır. Ancak, burada herhangi bir inceleme halinde, denetim elemanı öğrencinin nerede kaldığını, yemek masrafını, kitap, defter vesair masraflarını inceleyerek, öğrenciye ödenen paranın fazla olduğunu, dolayısıyla masraf olarak kabul edilmeyeceğini ileri sürebilir. Öğrencinin işletme sahibinin yakın akrabası olduğu ileri sürülebilir. Bu sebepten burs adı altında yapılan ödemelerin işletmede masraf olarak kabul edilmemesi, bunun yerine belirlenen öğrencilere hakikaten tahsil ve tatbikat ödemeleri yapılması, isbat için de öğrencinin adına alınmış faturaların öğrencinin iaşe, ibate, tahsil ve tatbikat ödemeleri adı altında açılacak bir dosyasında bulundurulmasını tavsiye ederim.
 
 
 
Bana göre firmalar tahsil ve tatbikat veya iaşe ve ibate gideri olarak öğrencilere yaptıkları masrafları belgelerini de bulundurmak kaydıyla masraf yazabilirler.
 
Burs olarak yapılan ödemeler ise çok özel ve sıkıntılı şartlara tabi oldukları için masraf yazılmamalıdır. Bir şekilde burs yerine iaşe, ibate, tahsil ve tatbikat ödemeleri yapılmalıdır.
 
 
Cevdet Akçakoca
Yeminli Mali Müşavir